Fransız elektrik devi Legrand yeni yatırım fırsatı kolluyor

Legrand Grup Yönetim Kurulu Başkanı Gilles Schnepp, 1990’da Bufer Elektrik’le girdikleri Türk pazarının yüksek potansiyeline dikkat çekerek, “Türkiye’de ürün geliştirme, pazarlama ve üretim alanında yatırım planlarımız var” dedi.

2010 cirosu 4 milyar Euro olan Fransız elektrik devi Legrand Grup’un Yönetim Kurulu Başkanı Gilles Schnepp, Türkiye pazarında inanılmaz bir potansiyel gördüklerini belirterek, “Hem büyüklük, hem kaliteli işgücü, hem de rekabet açısından Türkiye çok cazip. Bizim küresel olarak orta vadeli büyüme hedefimiz yüzde 10. Türkiye’de bundan çok daha hızlı büyüyeceğiz” dedi.

Türkiye’de Legrand, Biticino, Cablofil, Zucchini markalarının yanısıra 2008 ve 2010 yılında satın aldıkları Estap ve Inform entegrasyonu sayesinde konumlarını güçlendirdiklerini anlatan Schnepp, 2011’de küresel boyutta yüzde 10 büyüme hedeflediklerini ancak Türkiye’de çok daha hızlı büyüyeceklerini söyledi.

Bunun Türkiye gibi ülkeler için heyecan verici olduğunu ifade eden Schnepp, şöyle konuştu: “Bu, müthiş hızlı evrimin bir parçası olarak Türkiye için de daha fazla yatırım, fırsat ve kaynak anlamına geliyor. İnsanlar Çin ve BRIC hakkında çok fazla konuşuyor. Daha geniş düşünmek gerekiyor. Bazı gazetelerde BRIC MIT konsepti hakkında yazılar okudum. Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin’le birlikte Meksika, Endonezya ve Türkiye. Bunun daha iyi bir konsept olduğunu düşünüyorum.”

Legrand’ın büyüme yönteminin yerel şirket satın almaları üzerine kurulu olduğunu anlatan Schnepp, şunları anlattı: “Legrand ailesine yeni firmalar çekmek için her yıl yaklaşık 400 milyon Euro yatırım yapıyoruz. Bu nedenle faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde ek yatırım yapıyoruz. Legrand faaliyeti çok basit. Binaların elektrik ve dijital altyapılarıyla ilgili tüm sektörlerle ilgimiz var.”

Schnepp, şunları dile getirdi: “Genelde bölgelerinde ve sektörlerinde lider olan firmaları satın alıyoruz. Onlar da Legrand bünyesine daha fazla büyüme imkanı için giriyorlar. Legrand’a katılan firmalar daha hızlı büyüyebiliyor, çünkü hem kendi ülkelerinde hem yurtdışında gelişmek için maddi olanakları güçlenmiş oluyor. Biz ayrıca satın aldığımız şirketlerin ismini, markalarını ve ruhunu koruyoruz. Bu Legrand’ın özel tarifi. Bazı şirketler bir marka, bir firmayla sabit kalıyorlar ama bu Legrand stili değil. Biz her ülkenin, her pazarın kendi özgünlüğü olduğuna ve buna saygı duymamız gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’de en son Estap ve İnform satın almalarımızda da bu kuralı bozmadık. İki firma da şu anda satışlarının üçte birini yurtdışına yapıyor ancak Legrand’ın parçası olmaları sayesinde ihracat kapasitelerinin daha da yükselmesini hedefliyoruz.”

Hurriyet.com.tr sitesinden alınmıştır.

Share

Add Comment

Required fields are marked *. Your email address will not be published.